Belediyecilik ve Eşitlik

Melisa İleri Terim

“Gelişmiş demokrasi, cinsiyete dayalı eşitsizlik başta olmak üzere bir çok alanda eşitsizliği yenmekle mümkündür.” diyen Antropolog Fehmi Başusta son yıllarda yerel yönetimlerde eşitlik biriminin kurulmasının önemini 2010 yılında bakın nasıl değerlendirmiş.

“Bir çok belediyede özellikle büyük metropol ilçe belediyede eşitlik biriminin kurulması hem belediye de hemde ilçede yaşayanların hayatına büyük olumluluklar katacaktır. Yerel demokrasi eşitliklerin ve özgürlüklerin alanının ve söyleminin gelişmesiyle mümkündür.

Yerel yönetimlerin karar alma süreçlerine vatandaş katılımının artırılması ve geliştirilmesi için sosyal dışlanma

ve ayrımcılığı önlemek ile cinsiyet

eşitliğini sağlamaya yönelik çeşitli çalışmalar yürütmek toplumun refahı ve adil olmayı güçlendirir.

Yapısal değişikliklerin de bu kapsamda ele alınması gerekir. Modernite söylemi demokrasi araçlarının işlevsel kullanımıyla güçlenip gelişmiştir. Devletler kapalı devre demokrasiyi tercih ederken, yerel yönetimler açık ve şeffaf bir demokrasiyi mümkün kılmalıdır.” Diyen Antropolog Fehmi BAŞUSTA kent ve kentleşme üzerine alan çalışmalarının önemli olduğuna vurgu yapıyor. Kent Antropolojisinin kentleşme kültürüne öngörü sağladığını söyleyen BAŞUSTA şöyle devam ediyor.

“Yerelden yükselen eşitliklerin toplumun ihtiyaçlarının belirlenmesi ve karşılanmasında katkısı büyük olacaktır. Eşitlik birimi; çalışma hayatı, aile yapısı ve cinsiyet rolleri üzerine olumlu etki üretecektir. Demokrasinin temeli adalete ve adil olmaya dayalıdır. Bu kapsamda eşitlik toplumun heterojenliğine bir ayna olabilir.

Kalıcı ve sürdürülebilir projelerin ve kamu faydacılığının da eşitliklerin derinliğiyle doğrudan ilintili olduğu gün gibi ortadadır. Şeffaflık ve hesap verebilirlik kamusallığın temelidir. Aynı zamanda yerelliğin demokratik araçlarındandır. Toplum mühendisliği görevi de üstlenen yerel yönetimlerin eşitliği tüm formlarıyla derinlemesine ele alması sosyal bir projenin dolgusu olmanın ötesine geçebilmelidir.

Ekonomik, sosyal ve kültürel ayrımcılıklarla mücadele etmek temel bir sorumluluktur. Ayrıca kadın, çocuk, genç, yaşlı, engelli, göçmenler, mülteciler ve sığınmacılara yönelik pozitif ayrımcı belediye politikaları geliştirmek zorunluluk haline gelmiştir. Toplumsal eşitsizlikleri ortadan kaldırmaya yönelik çalışmalar toplumu barışık ilişkilere yöneltir.

Eşitlik birimi belediyelerin etik yapısını oluşturabilir ve şeffaflığı işlevselleştirebilir.” 2010 yılında bir televizyon programında verdiği mülakattan alıntıladığımız bu bölüm için kendisine teşekkür ediyoruz.

Peki belediyelerde kurulan eşitlik birimi neler yapmalıdır yada neler yapar; “Eşitlik Birimi, yaşadığımız kentte çeşitli sebeplerden ikincil plana itilmiş, ezilmiş ve dezavantajlı hale getirilmiş tüm toplumsal kesimlerin belediyenin hizmetlerinden, etkinliklerinden herkesle eşit bir biçimde faydalanması için gerekli tedbirlerin alınmasına ön ayak olan ve belediyenin insan hakları politikalarını oluşturan birimdir. Cinsiyet, cinsel yönelim, cinsiyet kimliği, dil, din, ırk, etnik köken, inanç ve inançsızlık ayrımı yapılmaksızın, kentte yaşayan tüm bireyleri kucaklayan bir yaşam kültürünün üretilmesine katkı sağlar. Yurttaşların ve ilgili sivil toplum kuruluşlarının belediyenin karar alma süreçlerine dâhil edilmesi ve belediye hizmetlerine eşit erişimini mümkün kılmaya yönelik çalışmalar yürütür.”

Toplumsal Eşitlik Birimleri dezavantajlı grupların hizmetlerden ve kaynaklardan eşit şekilde yararlanmasının sağlanması, yerel yönetimlerin karar alma süreçlerine vatandaş katılımının artırılması ve geliştirilmesi için sosyal dışlanma

ve ayrımcılığı önlemek ile cinsiyet

eşitliğini sağlamaya yönelik çeşitli çalışmalar yürütmektedir. Toplumsal Eşitlik Birimleri’nin yürüttüğü çalışmalar STK’lar ve yerel yönetimler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi ve Kamu-STK işbirliklerinin teşvik edilmesi açısından önem taşımaktadır.