Kentsel Yaşamda Karşılaşılan Sorunlar
- Kent Siyaset
- 13 Tem 2021
- 2 dakikada okunur
Dr. Özcan ERDOĞAN
Kent yaşamı birçok değişkeni bünyesinde barından ve bu değişkenlerin iç içe geçtiği dinamik bir yaşam olmuştur. Kentlerde yaşam dünya genelinde insanlar için daha çekici olmasının yanında insanlara daha hareketli bir yaşam ortamı da sunmaktadır. Birçok dinamik yapının yaşamın akışında birlikte devam etmesinin oluşturduğu görsel zenginliğin ve enerjinin yanında bazı sorunları da beraberinde getirmektedir. Kentler geçmişten günümüze, artan bir hızla büyümektedirler. Kent yerlilerinin yanı sıra kente göç edenlerin dinamik enerjileriyle kentler daha da genişlemiştir. Kentlerin bu genişleme, büyüme sürecinde değişik kültürlerin birbirlerinden etkilenmesi söz konusu olmuştur. Kültürlerin birbirlerinden etkilenme süreçleri oldukça doğal bir süreçtir. Kültürler birbirlerinden beslenerek sürekliliklerini sağlar ve değerlerini devam ettirirler (Seldikçınar ve Yazgan, 21.02.2014). Ancak bu etkilenme diğer kültürün özelliklerini, değerlerini tamamen kopya edip uygulamak şeklinde olduğu zaman yozlaşma kavramı ortaya çıkmaktadır. Çünkü kültürlerin birbirini etkilemesi ortadan kalkmış, tamamen tek bir kültür, aynılaşma süreci ortaya çıkmıştır. Böyle bir durumun gerçekleşmesi de mümkün olmaması nedeniyle yok olma süreci ortaya çıkmaktadır. Yozlaşma sürecinde orijinallikten ya da özgünlükten söz etmek pek de mümkün değildir (Kiper, 21.02.2014). Bir topluluğu özgün kılan tüm değerleri, kültürü, tarihi, gelenekleri, kullandığı dili, yaşam tarzı, folklorik (halkbilimsel) birikimleri gibi o toplumun kendine özgü ürettiği her şey kendisine yabancı kültürlerin etkisiyle veya kendini yenileyememesi ve ifade edememesi sonucunda toplumun üyelerine yabancılaşırsa yozlaşma ortaya çıkmaktadır. Kültürlerin birbirinden etkilenmesi kaçınılmaz bir durumdur. Ancak özellikle ekonomi, kültürü oluşturan değerler üzerinde belirleyici bir faktör olursa yozlaşmanın olmaması kaçınılmaz bir durum haline gelebilmektedir (Güngör, 1999). Çünkü ekonomik değerler kişilerin yaşamlarında oldukça önemli bir paya sahiptir. Günlük yaşam aktivitelerinden, hobilere, yerleşim yapılan alandan okul seçimine, beslenmeden kültürel zenginlikleri tanımaya birçok durum kişilerin ekonomik durumları ile ilişkilidir. Günlük hayata dair yapılan bu tercihler de kişilerin kültürel değerlerine ilişkin birçok durumu ortaya koymaktadır. Farklı tercihler sonucu karşılaşılan durumlar hatta tercih öncelikleri kişilerin kültürel özellikleri ile doğrudan ilişkilidir. Bu durum yaşamın farklı alanlarında farklı şekillerde ortaya çıkmaktadır (Zengin, 1997). İyi bir ekonomik duruma sahip bir kişi teknolojik aletlere, makinalara kolaylıkla ulaşabilirken, maddi olarak bu olanaklara sahip olmayan bir kişi ise yeterli sayıda deneyim yaşayamamaktadır. Bu durum ekonomik koşullar doğrultusunda bazı kaynaklara ulaşmak ya da ulaşamamak kadar tek boyutlu değildir.
Bu durum zaman içerisinde toplumun yaşamının içinde farklı boyutlarda ortaya çıkmakta ve bazı sorunlara yol açabilmektedir (İlkkaracan, 1999). Oysa teknolojik açıdan yeterli deneyime sahip olamayan bir kişinin ise gelecekte yapacağı meslek seçiminde bu deneyimsizliği ön plana çıkabilecektir. Teknolojik araçlara ulaşım kişiyi sadece bu alanda etkilememektedir. Teknolojinin yaygınlaşması ile sanal ortamda kullanılan dilde meydana gelen değişimlerin gündelik yaşama taşınması ile yozlaşma boyutları gözler önüne serilmektedir. Kullanılan dilde gerek yabancı dillerden aktarılan kelimeler, gerekse kısaltma kullanılarak yazılan kelimelerin konuşma diline aktarılması dilde çarpıcı olarak yozlaşma örneklerini de ortaya koymaktadır (Akı, 2007). Öyle ki bu süreç toplumdaki kişiler arasında da iletişim bozukluklarına, kopukluklarına yol açmaktadır. Sadece bir değişkenin dahi böylesine karmaşık ve derinlemesine yaşamamızı etkilediğini düşündüğümüzde yozlaşmanın yaşamımızı ve özellikle kent yaşamlarını doğrudan etkilediğini söylemek mümkündür.
Comments